Anasayfa / ANALİZ / Nazlı Ilıcak paralel dinlemeleri aklamaya kalkıştı!
nazli

Nazlı Ilıcak paralel dinlemeleri aklamaya kalkıştı!

Hürriyet gazetesinin geçtiğimiz gün manşetten gündeme getirdiği paralel çetenin dinlediği “VIP listesi”ne karşı Gülen medyası her zaman olduğu gibi savunma durumuna geçti. Sözkonusu dinlemeleri yapan tutuklu polis şefi Ali Fuat Yılmazer’in medyadaki “sözcüsü” Nazlı Ilıcak bugün skandal bir yazıyla iellagal dinlemeleri savundu.


MEDYAGUNDEM.COM- Paralel örgütün tetikçiliğine soyunan ve tutuklu polis şefi Ali Fuat Yılmazer’in “alter egosu” Nazlı Ilıcak, Bugün gazetesindeki köşesinde skandal bir yazıyla illegal telefn dinlemeleri aklamaya çalıştı.

Onlarca gazeteci, işadamı ve ünlü ismin dinlenmesini savunmak adına “istihbaratçı polis şefi” rolğne giren Ilıcak, yine paralel örgütün kendisine yazdırdığı ezberleri köşesine boca etti. Ilıcak’ın durumunu “VIP dinleme listesi” haberini patlatan Hürriyet muhabiri Toygun Atilla Twitter’da şu yorumuyla özetledi:

toygunİŞTE ILICAK’IN PARALEL DİNLEMELERİ AKLAMA YAZISINDAN BÖLÜMLER:

Önleme dinlemesi

Bir şahsın istihbari olarak dinlenmesi, o şahsın “örgüt üyesi” olduğu anlamına gelmiyor. Polis, aldığı bir istihbari bilgi, duyum, ihbar, haber, gözlem, insan unsuru, eleman, açık kaynak bilgisi, halk arasında dillendirilen herhangi bir olay karşısında, hâkimden önleme dinlemesi talebinde bulunabiliyor ve hâkim kararı almak suretiyle istihbari amaçlı önleme dinlemesi yapabiliyor. Şahsın dinlenmesi için öne sürülen örgüt gerekçesi, şahsın örgüt üyesi olduğunu değil örgütle ilgili bir bilgi, duyum ya da iddiada adının geçmesi anlamına geliyor. Nitekim bir şahsın örgüt üyesi olduğu netleşirse, bilgiler, ilgili savcılıkta işlem yapılmak üzere, adli birimlere intikal ettiriliyor. İstihbarat teşkilâtının görevi, bir bilgiyi teyit etmeye çalışmaktır. Bu yüzden de İstihbarat Şubesi görevlilerince karar öncesi yazılan talep formlarına, örgüt bağlantısıyla ilgili kesin ifade kullanılmamasına özellikle dikkat edilmektedir. Önleme dinlemesi, bilgilerin net olmaması sebebiyle yapılıyor. Somut örgüt ilişkisini gösteren müşahhas delillerin varlığı durumunda, önleme dinlemesi yapılmadan, doğrudan adli çalışma gerçekleşiyor.

“Kod adı”yla dinleme
 
Hürriyet’ten Toygun Atilla, İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Edip Vural’dan aldığı bilgilere dayanarak, bir haber yayınladı; yasa dışı dinlendiğini ileri sürdüğü birçok ismi sıraladı. Böylece, kanuna göre gizli kalması gereken adlar, kamuoyuyla paylaşılmış oldu. İstihbari dinleme, bir şüphelinin suçunu ispat etmeyi değil bir bilgiyi teyit etmeyi amaçlıyor. Bu yüzden gizli kalması gerekiyor. Zaten kayıtlar Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından otomatik olarak imha ediliyor. Bu gizli bilgilerin gazeteciye servis edilmesi suç. Diyelim ki kamu yararı var ve bu noktayı geçelim.

Haberde sıralanan kişilerin, hâkimi yanıltmak amacıyla kod ismiyle dinlenildikleri izlenimi veriliyor. “Kod ismi” denilen de çoğu kez ilk isimleri. Ferit Şahenk’e “Ferit”, Atalay Şahinoğlu’na “Atalay”, Ali İhsan Karacan’a “Ali İhsan”, Tufan Türenç’e “Tufan”, Ruşen Çakır’a “Ruşen”, Zafer Mutlu’ya “Zafer” diye hâkim kararı alınmış. Bana göre, ortada “özensiz” bir davranış var. Zira birçok önemli isim hakkında da adı ve soyadıyla mahkemeden karar çıkarılmış. Eski YÖK Başkanı Prof. Erdoğan Teziç, gazeteci Orhan Birgit, hariciyeci ve politikacı İlter Türkmen, CHP Milletvekili Nur Serter, RTÜK eski Başkanı Zahid Akman, İstanbul Üniversitesi Rektörü Yunus Söylet, CHP Milletvekili Muharrem İnce gibi… Haberde onların karşısında bir kod adı yazmıyor. Öyleyse şöyle düşünmeliyiz: Tufan Türenç, Muharrem İnce’den daha önemli mi ki mahkeme talep formunda onun soyadı verilmemiş ama Muharrem İnce’ninki yer almış ya da Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Ayşe Soysal veyahut Prof. Yunus Söylet… Onların talep formunda isim ve soyadları geçiyor ama Faruk Bildirici’yi “Faruk”, Serdar Akinan’ı “Serdar” diye dinlemişler. Bu çelişkiyi sadece “özensizlik” olarak izah edebiliyorum. Çünkü konuşmaların sızdırıldığına ya da şantaj amaçlı kullanıldığına dair hiçbir iddia mevcut değil. Ayrıca kod adı, tamamen farklı bir isim olmalı. Sözgelimi MİT, Taraf yazarlarını Elizabet, Çaşıt, Vahan, Demi ve Pastör gibi kod adlarıyla dinlemişti.

hurriyet1

MEDYAGUNDEM

nazli

Ilıcak’tan FETÖ’nün yalan ve inkar taktiği

FETÖ için aklayıcı kitaplar yazan Nazlı Ilıcak bugün mahkemede neredeyse kendi varlığını inkar etti. İşte …

nazli

Sözcü’nün FETÖ’cü işbirlikçileri

Sözcü Gazetesi’nin FETÖ/PDY ile iltisaklı şirketlerle mali ilişkisi ortaya çıktı. Sözcü’nün FETÖ kurmaylarından Alaaddin Kaya’nın …

alifuat

Kumpascıbaşı FETÖ’cüye şok!

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) davaları kapsamında tutuklu olan İstanbul Emniyet Müdürlüğü eski İstihbarat …

1 Yorum yapıldı

  1. Empati diye buna derim. Paralel kardeşliğinde adanmışlığın ve kankiliğin şahikasına altın vuruş. Bunlar batınî çerilerine de alamut fedailerine de nal toplatırlar. KITMiR kolyesinin gücünü de hafife almamak lâzım. A(L)danmışlar taifesiyle canciğer olunca işte böyle diğergamlığın en sakil örnekleri ortaya çıkabiliyor. Fazlasıyla Enteresan.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir