Paralel örgütün kurduğu kaset kumpasında CHP’nin eski lideri Deniz Baykal hiç ifade vermedi. Baykal’ın “Yeni kasetlerin var, yayınlarız” diye tehdit edildiği ortaya çıktı.
Paralel örgüt, CHP’nin eski genel başkanı Deniz Baykal’a 2010’da kurduğu kaset kumpası soruşturmasında sona gelindi. Savcılık, “Siyasi kariyerimi bitiren kumpasın faillerini bulun” diye dilekçe veren Baykal’ın başvurusuyla derinleştirdiği soruşturmada hem kasetin yollandığı yeri hem de kumpasın nasıl planlandığını delilleriyle ortaya koydu. Savcılığın, bir süre önce örgütün beyin takımı olan “Başyüceler Heyeti”ne yönelik operasyonda kaset kumpasına dair de önemli belgelere ulaşıldı. Tutuklanan şüphelilerden “meclis imamı” olduğu belirtilen eski milletvekili İlhan İşbilen’in de kaset kumpasından sonra Baykal’ı “Biz yapmadık” diye arayan kişi olduğu ortaya çıkmıştı. Savcılık, ele geçen belgeler ve ifadeler üzerinden yaptığı soruşturma sonucu kaset kumpasının FETÖ eylemi olduğuna dair iddianameyi yazmaya başladı. Böylece ilk kez, FETÖ’nün “Siyaseti dizayn etme” çalışmaları kapsamında gerçekleştirdikleri kumpaslardan biri dava konusu oldu.
Belgelere göre FETÖ, “Dediklerimizi yapmayanlara Baykal’ı hatırlatın” diye hedefteki diğer isimlere de tehdidi sürdürdü.
Bilindiği gibi, kaset kumpasının patlak verdiği 2010 yılında konuyla ilgili soruşturma başlatılmıştı. Ancak FETÖ yapılanmasına yakın olan savcı Yıldırım Bayyurt’un yürüttüğü soruşturmada hiçbir ilerleme kaydedilmemişti. Gizli tanıkların iddiasına göre, Bayyurt, örgütün talimatıyla soruşturmayı derinleştirmedi. HSYK’nın hakkında soruşturma başlattığı Bayyurt, o dönem “Hiçbir şey bulamadık” demişti. Kumpas dosyası ancak 17 Aralık yargı darbesi teşebbüsünün ardından savcısı değiştirildikten sonra derinleştirildi.
‘SENİ İYİCE REZİL EDERİZ’
Baykal o dönem savcılığa sunduğu dilekçede, “Siyasi hayatımı bitiren kumpası kim yaptıysa bulun. Zanlıların hesap vermesini istiyorum” dedi. Ancak, savcılığın defalarca yaptığı “İfade vermeniz lazım, bize yardımcı olun” çağrısına Baykal karşılık vermedi. Gizli tanık iddialarına göre Baykal, FETÖ’nün “Yeni kasetlerini çıkarır, seni iyice rezil ederiz” şeklindeki tehdit ve şantajlarından korktuğu için ifade vermeye gitmedi. Soruşturmayı derinleştiren savcılık, son 2 yılda FETÖ’ye yapılan operasyonlar sonucu önemli bilgi ve belgelere ulaştı. Örgüt mensuplarının kişisel e-mailleri ile örgütün kriptolu mesajlaşmalarını mercek altına alan savcılık, “Dediklerimizi yapmayanlara Baykal’ı hatırlatın”, “Sonları Baykal gibi olacak” gibi yazışmaları ele geçirdi.
DAVA TÜRKİYE’DE BİR İLK OLACAK
Kaset kumpası soruşturmasında önümüzdeki günlerde iddianameyi tamamlayacak olan savcılık, dava açılması için mahkemeye başvuracak. Dava açıldıktan sonra soruşturmada “Mağdur” olan Deniz Baykal, yasa gereği hâkim karşısına çıkarak ifade verecek. Yine soruşturmada gizli tanık ve açık tanık olanlar da mahkemede söz konusu olaya dair hakim huzuruna çıkacak. Türkiye’de bir ilk olacak bu davada, siyasi bir partinin liderine komplo düzenleyen FETÖ yapılanmasının benzer biçimde tehdit ile siyasetten uzaklaştırdıkları kişilerin de haklarını aramalarının önü açılacak. Yine, bu dava örgütün “En büyük eylemleri”nin başında sıralanacak ve uluslararası suçlu iade talepleri ile Kırmızı Bülten yazışmalarında yer alacak. Bu olay şu ana kadar hep “Yasadışı dinleme” ve “Siyasi casusluk” iddiasıyla eylemleri soruşturulan FETÖ’nün siyasete müdahaledeki faaliyetlerine dair de ilk somut dava olarak tarihe geçecek.
BAYKAL İNANMAMIŞTI
Deniz Baykal, CHP Genel Başkanı iken kendisine kurulan kaset kumpasından sonra FETÖ’den kuşkulanmadığını açıklamıştı.
(Bugün)
