AMPUTE/TOP SAKALLARIN YOLU
Kişinin kol, bacak, ayak veya elinin tümünün veya bir kısmının olmaması durumuna amputasyon denir. Top sakalların durumu buna benzemeye başladı, kendilerine yönelik bilgi akışı durunca her yere uzanan elleri kolları koptu, kendilerini ön plana çıkarıp acındırmaya, haklarını helal etmeyeceklerini söylemeye başladılar, günah defterlerinde artık yer kalmadığı anlaşıldı.
Şimdi, gazeteleri en ince detayına kadar okuyup kendilerine yazı konusu çıkarmaya en iddialı sözleri söyleyip tartışma programlarına davet edilmek istiyorlar.
Bu top sakalların yazılarına yön veren, www.numannuh.com isimli internet sitesinde son yazıları “Sürprizlere Hazır ol Sevgili Ülkem..” başlıklı yazının bazı paragraflarına bakalım:
“Biz her zaman hakikatin görünmeyende olduğunu bilir ve bunu dillendiririz, şimdi zaman gündem her şeyin sahibiyle olan irtibatları yeniden gözden geçirme zamanıdır.
Ne acıdır ki bu yolda bu gün için galip olanlar bu günlerin sonunun olmadığını düşünmekte akraba, hemşeri, arkadaş dayanışması ile muktedir olduklarını zannetmektedirler.
Başbakan’ın, Ergin Saygun’a ziyareti aslında bir pazarlık ziyaretidir.
İmralı ve onun uzantıları yargı paketleri ile kadroları özgürleştikten ve birazcık nefes aldıktan sonra ne filmler çevirecekler. Sonra seyreye gümbürtüyü…
CHP’nin ara sıra torunlarıyla namaza giden Genel Başkanı da bir kardelen projesi ile gitmişti. KÖZ bir saçın teline, veren adam sermayenin ve yeni aşkının büyüsüne kapıldı. Avcı’ydı küçük bir ava yem oldu.Lakin bu sefer durum başka sipariş çok özel…Başvekilin yasak aşkı sıradan bir aşk olamaz ki tabi dizi olmalı. Sürprize hazırlan sevgili ülkem.
Bu ülkenin hayati kurumlarına çöreklenen ahtapotlar diyor ki, siz kavga edin biz sizi yönetmeye kurumlarda at koşturmaya milletin kanını emmeye devam edelim. “
Okuduğunuz paragraflarda tehdit, şantaj, aba altından sopa gösterme örneklerle uzun uzun anlatılıyor, Başbakan’a “Sonun Adnan Menderes gibi olacak” mesajları açık açık yazılıyor.
Bu yazıları okuyan top sakal çetesi, aynı ağızdan başlıyor tehditlere, akıl vermelere…
Şişman top sakalın yazdığı son yazının son paragrafı “Böyle giderse, tarihe çok büyük bir şahsiyet olarak geçebilecek olan bu kimse, enaniyetini herkesin ve her şeyin üstünde tutması sebebiyle, kaderi çizgisi maalesef ki kendisini çok yanlış noktalara sürükleyecek. İnşallah ülkenin bölünmesi gibi bir oyun onun eliyle bize hediye edilmez…” şeklinde.
Küçük top sakalın son yazısının son paragrafına bakalım:
“21 Kasım 2011’de bu köşede ‘Usta, gemin su almaya başladı’ demiştim. Bugün yanılmadığımı görüyorum. Alternatifsizlikten, gömlek değiştirerek belki bir dönem daha yolunuza devam edersiniz. Sonrasında ‘tutuklu yargılanmaları gerekli saygın olmayan vatandaş’ yeter söz milletindir, diyecektir. Bunu da bir yere not edin…”
Amerikalı top sakalın son yazısının son paragrafı da şöyle:
“Anladığım kadarıyla hükümet kendisini bu kadar bağlamış ve kamuoyunu bu kadar hazırlamışken PKK’nın sınır dışına çekilmeyi kabul etmemesi durumunda, en azından bir ‘çatışmasızlığa’ razı olacağı, bunu da büyük bir ‘barış zaferi’ gibi sunma hesabı yapıyor. Oysa PKK’ya sınır dışına çekilmeyi kabul ettirmeden kabul edilecek bir çift taraflı ateşkes, veya hükümetin deyimiyle ‘çatışmasızlık’ devletin PKK karşısında hezimeti kabul etmesi demektir…”
Alt alta yazılıp okununca daha net anlaşılıyor, tek merkezden gelen işaret üzerine hep bir ağızdan konuşmaya, yazmaya başlama, Mavi Marmara gemisi, MİT operasyonları, Uludere olayı, uçak meselesi, Suriye konusu, dershanelerin kapatılması, Balyoz davası, Ergenekon davası v.b… Sadece bazı örnekler, “Ampute” olunca artık kimse dikkate almıyor ancak Twitter’dan oluşturdukları fake hesapları ile karşılıklı sohbet edip kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar, durumları çok kötü ama vazgeçmiyorlar, vazgeçemiyorlar şaşkınlaşmış vaziyette Gayretullah’a dokunma, Kabağa dokunma, hakkımı helal etmeyeceğim, öbür tarafta hesaplaşacağız sözleri havalarda uçuşuyor. Kendilerini Yaradan yerine koyup Başbakan’a biçtikleri ömür tutmadı ama hala öbür taraftan bahsedebiliyorlar.
Hala utanmadan, Valileri, Genel Müdürleri, Bakanları görevden alınmasını isteyip kendilerince akıllar veriyorlar.
Numan Nuh, yazsın biz ona göre şekillenelim diye bekliyorlarsa yakında Silivri boşalacak beklemeye orada devam edebilirler.
