Anasayfa / GENEL / PKK’nın bombaları NATO’dan
besiktas1

PKK’nın bombaları NATO’dan

Geçtiğimiz gün Hürriyet gazetesinin Washington Temsilcisi Tolga Tanış, bir FETÖ’cü ihanet saikiyle DEAŞ terör örgütüne Türkiye’nin destek verdiği yalanını yazmıştı. Öylesine bir ihanet ki CIA bile Türkiye’den özür dilemiş, ama Tanış ABD’ye rağmen o yalanı köşesine taşıyabilmişti. Tanış’ın nasıl bir hain olduğunu anlamak için bugün Hürriyet’in bir başka yazarına bakalım. Abdülkadir Selvi PKK terör örgütünün elindeki bombaların NATO ve ABD kaynaklı olduğunu yazdı. “PKK, fabrikasyon bombaları nereden alıyor?” başlıklı yazısı şöyle:

Hürriyet’teki CIA gübresi alçak!

İşte Hürriyet’teki CIA ajanının yalanı!

BEŞİKTAŞ ve Kayseri’de PKK’nın bombalı araçlarla yaptığı saldırılar büyük ölçüde çözüldü.
İki eylem arasında çok önemli benzerlikler tespit edildi.
Her iki eylemde de aynı bomba düzeneği kullanılmış.
Her ikisinde de patlayıcılar araca aynı şekilde yerleştirilmiş.
Her iki arabanın aynı yerine yerleştirilmiş.
Her ikisine de çift fünye konulmuş.
Daha da önemlisi her ikisinde de TNT, RDX PENT ve PDX patlayıcı ile güçlendirilmiş.
Her ikisinde de PDX aynı oranda kullanılmış.
Buraya bir virgül koyup, Kayseri’deki patlamaya ilişkin ulaştığım yeni bilgileri paylaştıktan sonra fabrikasyon patlayıcı konusuna geri döneceğim. Şanlıurfa’da çalınan araç, Adana-Pozantı yolu üzerinden Kayseri’ye getiriliyor. Bomba araca yol güzergâhında yükleniyor. Araç ara yollardan getiriliyor, Pınarbaşı mevkisinde araçtan Şanlıurfa plakası çıkarılıyor, Kırıkkale plakası takılıyor. Bombacının elinde ise bir kroki ve yol tarifi var.
Kayseri’deki patlamada halk otobüsünü kullanan şoför hakkında ve araca sivil bir şahsın alındığı yönünde iddialar vardı. O sivil şahsın patlamadan az önce tıp fakültesinin önünde indiği söyleniyordu. Şoför dışında araca sivil bir şahıs binmiyor. Sivil şahıs denilen, asker. Ama kıyafetinden öyle anlaşılıyor. O askerin ifadesine başvurulmuş. Hem şoförle hem bu sivil görünümlü askerle ilgili kuşkulu bir nokta tespit edilmemiş.
PKK, araçlara bombayı Lice’de Şenyayla, Ağrı’da Tendürek ve Tunceli’de Ali Boğazı’nda yüklüyordu. Onlar içimizdeki Kandilcikler. Adana-Pozantı güzergâhı ise yeni bir bilgi. Bu güzergâhta belli ki araca bomba yükledikleri bir yer var. Orası tespit edilip yok edilmeli.
Beşiktaş’ta 38’i polis 45 vatandaşımız, Kayseri’de 14 askerimiz şehit oldu.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Patlamanın arkasındaki mühimmat tesadüfen elde edilen bir malzeme değildir” demişti.
Bu noktanın üzerinde biraz durmak istiyorum. Her iki patlamada da PKK, bomba düzeneğini PDX patlayıcı ile güçlendirmiş. PDX’in çok önemli özellikleri var. Bomba uzmanları roketatar sistemlerinde başlığın güçlü bir şekilde ileriye fırlatılmasında kullanıldığını söylüyor. Patlama sırasında bombanın şiddetini ve ateşleme hızını yükseltiyor. Bu daha çok can kaybı demek. PKK, Beşiktaş ve Kayseri’de çok büyük katliamlar planladığı için TNT’yi RDX ve PDX’le güçlendirmiş. Beşiktaş ve Kayseri saldırılarında “Fabrikasyon” bomba kullandı. Fabrikasyon bomba temin edilmesi güç olduğu için PKK, daha önce PDX yerine “Gübre” kullanıyordu. Gübre satışına dönük alınan önlemlerin etkisi oldu elbette ki ama buradaki tek sebep o değil. Bomba uzmanları elinde 100 kilo PDX varsa dahi 10’ar 10’ar kullanılır diyor. PKK ise Beşiktaş ve Kayseri’de tam 200 kilo kullanmış. Demek ki örgüt fabrikasyon bomba temin etmekte güçlük çekmiyor. Şimdi gelelim madalyonun öbür yüzüne, PKK son 2 yıldır yaptığı bombalı saldırılarda NATO envanterinde olan patlayıcıları kullanıyor. Şehirlerimizi kana bulayan, insanlarımızı katleden PKK’lı canlı bombalar Amerika’nın koruması altındaki Kobani’de “Tabura Ş. Serkan” da yetiştiriliyor. DAEŞ’le mücadele adı altında PYD-YPG’ye verilen ‘fabrikasyon’ bombalar, PKK tarafından Türkiye’de patlıyor. Biz NATO’nun ikinci askeri gücüyüz. Bizim şehirlerimizde patlayan bombalar ise NATO envanterindeki patlayıcılar çıkıyor. Bu nasıl müttefiklik? Bu durumun düzeltilmesi lazım. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump yönetimiyle Suriye konusunun masaya yatırılacağını söyledi.
Bir dönem Türkiye’deki suikastlarda kullanılan Glock marka tabancaların izi sürülmüş, Avusturya’daki bir silah fabrikasında üretildiği tespit edilmişti. O dönem başbakan olan Erdoğan’ın eski ABD Devlet Başkanı Bush’la görüşmesinde bu dosya masaya konulup, tedbir alınması istenmişti. Yararlı olmuştu.
Suriye’de ABD tarafından PYD-YPG’ye verilen patlayıcıların PKK tarafından Türkiye’deki eylemlerde kullanıldığına dair tespitler bir dosya haline getiriliyor. Sanıyorum Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Trump’la yapacağı görüşmede masada olacak.

MEDYAGUNDEM

kk2

KK ile PKK aynı yalanı söylüyor

PKK elebaşısı Mustafa Karasu ile Kılıçdaroğlu aynı ağızdan konuşarak 15 Temmuz’u değil, OHAL’in ilan edildiği …

nato

FETÖ’ye t’abi’ NATO!

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasına yönelik iddianameyi bitirdi. Soruşturmada örgütün Türkiye’deki gibi “TSK-Mahrem …

basbaglar

Başbağlar katliamında FETÖ’nün rolü

Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993 akşamı gelen terör örgütü mensupları, kadınları …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir