Özkök, yıllar önce El Vermediği Sedat’ı, “Eyüp Can’dan daha iyi yönetebilirim” diyerek, Hürriyet’in başına getirdi. Ancak sürekli Aydın Doğan ile Sedat Ergin arasına girdi. Onları yalnız bırakmadı hiç. Ergin’in üzerinde hegemonya kurmak istedi. Ancak demokratik yönü güçlü Sedat Ergin Ertuğrul’a biat etmedi, kendisini ezdirmedi. Mektup krizi sonrası Özkök’ün yere düştüğünü gören Sedat, Aydın Doğan’a sesini daha gür duyurabilme fırsatını değerlendirdi. Özkök’ün kirli çamaşırları konusunda, Doğan’a detaylı bir rapor verdi. O yüzden Aydın Doğan, Cumhurbaşkanı’na yönelik kaleme aldığı son mektupta Özkök’ü devre dışı bıraktı. Gerçi Ertuğrul sağda solda, mektubu kendisinin kaleme aldığını söyleyerek, eski itibarına kavuşmayı amaçlasa da, Ergin’in attığı bu son kazık, Dallas dizisinin ünlü oyuncusu JR’ı bile geride bırakacak cinsten. OYUN BOZAN YAZDI
El Verme…
OYUN BOZAN YAZDI
Anadolu kültüründe “El Verme” kavramı vardır, sahip olunan bazı özel yetenek ve güçlerin bir sonraki nesile aktarılmasını amaçlayan.
El verenin istemesi kadar, bu yükü kaldırabilecek yetenekli bir “El Alanın” da bulunması çok önemlidir. Yoksa heba olur gider bu güç, zayıflar, etkisizleşir.
İşte bunun son örneğini Hürriyet’te görmekteyiz uzun zamandır.
Dışarıdan Alman Yahudi sermayesini, içerden de Silahlı Kuvvetlerin Laik Kemalist komuta kademesini arkasına alıp, yıllarca Türk kamuoyunu istediği gibi yönlendiren Hürriyet ve onun kudretli – kibirli yönetmeni Ertuğrul Özkök, kendisinden sonra bu gücü yönetebilecek bir kişiye vermedi elini…
Ankara bürokrasisi içinde yıllarca Hürriyet’in ve Aydın Doğan’ın iş takipçiliğini yapan Sedat Ergin, Özkök’ün kendisine El Vermesini ve Amiral Gemisi’nin Kaptan Köşkü’ne oturmayı bekledi yıllarca. Bunun için Milliyet’te yönetmen olarak staj bile yaptı 4 yıl..
Lakin Özkök; yeterince sert bulmadığı Ergin’in Amiral Gemisi’ni karaya oturtacağını biliyor, bunun için Aydın Doğan nezdinde kulis yapıyordu.
Ertuğrul’un, Sedat Ergin’in arkasından çevirdiği dolaplar netice verdi. Özkök sonrası Amiral Gemisi’nin Kaptan köşküne, ipleri Özkök’ün elinde olan Boğaziçi mezunu Enis Berberoğlu oturtuldu. Oysa; Alman ekolünden gelen Berberoğlu, Ergin’den sonra Ankara temsilciliğine atanan halefti.
Sedat ilk kazığını yemiş, ama Özkök’e karşı mücadeleyi bırakmamaya yemin etmişti. Aydın Doğan’dan, yeni satın alınan Milliyet’i istedi.
Özkök ise, kardeş Milliyet’in dümeninde arkadan gelen Sedat’ın gemisi için sürekli dalga yarattı. Fazla yumuşak bulduğu Sedat’ın yüzüne başka, Aydın Doğan’a ise başka konuşuyordu Özkök. Neticede tirajını düşürdüğü Milliyet satıldı. Ergin de yazar olarak Hürriyet’e geçti.

Ancak; siyasi gelişmeler, Ergenekon ve Balyoz davaları Türkiye’nin gündemini sallarken, Aydın Doğan’ı etkileyen sadece Özkök değildi.
İşadamları üzerindeki nüfuzunu kullanan Paralel Yapı, Radikal’de olgunlaştırdığı Eyüp Can’ı, Vuslat üzerinden Hürriyet’in dümenine geçirmeyi planlıyordu. Amiral Gemisi, Pensilvanya açıklarında su almaya başlamıştı.
Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak istemeyen Özkök, yıllar önce El Vermediği Sedat’ı, “Eyüp’ten daha iyi yönetebilirim” diyerek, Hürriyet’in başına getirdi. Böylece; Eyüp Can’ı destekleyen Vuslat’ı ekarte ederek, Doğan grubuna gücünü bir kez daha gösterme fırsatı yakaladı.
Ancak rahat durmadı sürekli Aydın Doğan ile Sedat Ergin arasına girdi. Onları yalnız bırakmadı hiç. Gölge Yayın Yönetmeni olarak yoluna devam etti.
Bakmayın Özkök’ün; Davutoğlu’nun, Cumhurbaşkanı Erdoğan güdümünde olduğu yönündeki afra tafralarına. Kendisi de Ergin üzerinde hegemonya kurmak istedi. Başkanlık sistemi Hürriyet için oylansa, en çok kendisi kabul edilmesini ister.
Ancak demokratik yönü güçlü Sedat Ergin Ertuğrul’a biat etmedi, kendisini ezdirmedi ve mücadelesini sürdürdü. Kimin kazandığı ise ortada.
Lakin, yüksek egosu ve kibri nedeniyle öne çıkma ve Ergin’i ikinci plana itme ihtirasına karşı koyamayan Ertuğrul, Enis ve Elif’in gazıyla “Utan ey büyük adam” başlıklı yazı kaleme alarak, bardağı bir kez daha taşırdı ve Doğan’ın başını bir kez daha derde soktu.
Klasik siyonist taktiği uygulayan Aydın Doğan ise, uzun zamandır rahatsızlık duyduğu Ertuğrul Özkök’ü bir süreliğine uzaklaştırma görevini, Eyüp konusunda Ertuğrul’dan kazık yiyen kızı Vuslat’a verdi.
İşte tam bu noktada; Özkök’ün yere düştüğünü gören Sedat, Aydın Doğan’a sesini daha gür duyurabilme fırsatını değerlendirdi.
Özkök’ün kirli çamaşırları konusunda, Doğan’a detaylı bir rapor verdi.
O yüzden Aydın Doğan, Cumhurbaşkanına yönelik kaleme aldığı son mektupta Özkök’ü devre dışı bıraktı.
Gerçi Ertuğrul sağda solda, mektubu kendisinin kaleme aldığını söyleyerek, eski itibarına kavuşmayı amaçlasa da, Ergin’in attığı bu son kazık, Dallas dizisinin ünlü oyuncusu JR’ı bile geride bırakacak cinsten.

