Anasayfa / GENEL / ‘Hayır’ çıkarsa planları kaos ve Türkiye’yi işgal
yigitb

‘Hayır’ çıkarsa planları kaos ve Türkiye’yi işgal

Derin Analiz programında konuşan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yiğit Bulut 16 Nisan’da yapılacak referandumla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulunarak, ‘Terör örgütleriyle saf tutan şer cephesi 16 Nisan’da istediklerini alırsa Türkiye’yi bundan sonra götürmek istedikleri yer büyük bir kaos arkasından işgal denemesi arkasından Türkiye’nin parçalanması olur’ dedi.

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yiğit Bulut, TRT Haber TV’de Hasan Kurtulmuş’un sunduğu Derin Analiz programında Türkiye’nin finansal, sosyolojik, siyasal ve fiziksel saldırı altında olduğunu belirterek 16 Nisan’da yapılacak referandumun sadece bir “evet- hayır” oylamasını olmadığını belirterek kritik uyarılarda bulundu.

Yiğit Bulut dış güçlerin güçlü Türkiye’yi hedef aldığını ve 2003 yılında itibaren ikinci Kurtuluş Savaşı’nın verildiğini belirtti. Bulut, “Türkiye’nin güçsüzleşmesi, istikrarsızlaşması için ellerini ovuşturmuşlar Türkiye 16 Nisan’da duvara toslasın diye bekliyorlar. Terör örgütleriyle saf tutan bu şer cephesi 16 Nisan’da istediklerini alırsa Türkiye’yi bundan sonra götürmek istedikleri yer büyük bir kaos arkasından işgal denemesi arkasından Türkiye’nin parçalanması” dedi.

Yiğit Bulut’un konuya ilişkin yaptığı değerlendirmeler şöyle…

16 NİSAN UYARISI

Türkiye çok büyük bir saldırı altında. Bu ülkenin vatandaşlarının bu saldırıyı idrak etmesi lazım. Bu saldırının yayılması için, Türkiye’nin güçsüzleşmesi, istikrarsızlaşması için ellerini ovuşturmuşlar Türkiye 16 Nisan’da duvara toslasın diye bekliyorlar. Terör örgütleriyle saf tutan bu şer cephesi 16 Nisan’da istediklerini alırsa Türkiye’yi bundan sonra götürmek istedikleri yer büyük bir kaos arkasından işgal denemesi arkasından Türkiye’nin parçalanması. Eğer bu ülkenin insanları Türkiye’ye karşı son zamanlarda gerçekleşen finansal, sosyolojik saldırıları, siyasal saldırıları, fiziksel saldırıları, sibernetik saldırıları göremiyorlarsa, Türkiye’nin politikalarına karşı dünya çapında gerçekleştirilen saldırıları göremiyorlarsa ben bu ülkenin insanı adına üzülürüm. Hiçbir partiyi sevmek üye olmak zorunda değilsin ama bu ülkeyi kuranların, şehitlerin kanlarının karşılığını vermek zorundasın. Gün Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yanında durma günüdür. Gün PKK’nın, FETÖ’nün yanında saf tutma günü değildir. Gün Türkiye’ye saldıran Almanya’nın, Hollanda’nın yanında saf tutma günü değildir. Sorun bir “evet-hayır” sorunu değildir. Sorun bir sistemsel bir değişiklik değil onlar için. Sorun Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin var olma ve beka sorunudur. Bunu herkesin idrak etmesi gerekiyor.

15 TEMMUZ GECESİ DENİZLERİMİZE YAKIN YERLERDEKİ UÇAK GEMİLERİNDE BAŞKA ÜLKELER ASKERİ VARDI

15 Temmuz’u kimse unutmasın. “15 Temmuz bir darbe girişimiydi” denip geçilecek kadar basit bir olay değildir. 15 Temmuz bir darbe ve işgal girişimidir. Eğer o gece TSK üniformasına içine sızmış alçaklar istediklerini alabilselerdi Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarını işgale hazır hale getirerek yabancı orduların işgaline açacaklardı. Belki de ertesi sabah. O gece denizlerimize yakın yerlerde uçak gemileri içinde, başka gemiler içinde bekleyen yabancı ülkelerin askerleri vardı. Bakın söylüyorum vardı. O askerler bu alçaklarla birlikte işbirliği içindeydi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti tam yüz yıl önce bu coğrafya nasıl işgal edildiyse tam yüz yıl sonra bir işgal denemesiyle karşı karşıya kaldı. O Avrupalı liderciklerin Papa’nın eteğinin altına girdiği o resim tesadüf bir resim değildir. Bu bir haçlı ittifakıdır. Bu haçlı ittifakı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne savaş açmıştır. Korkacak mıyız? Asla korkmayacağız. Yüz sene, üç yüz sene önce, bin sene önce korktular mı? Korkmadık, yine korkmuyoruz. Bugün bu coğrafyada ezan okunuyorsa, bugün bu coğrafyada Türk bayrağı dalgalanıyorsa ay varsa, yıldız varsa, hilal varsa bu bizden önce korkmadan ölüme gidenler sayesinde oldu. Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin neden bu kadar ağır bir saldırı altında olduğunu lütfen herkes idrak etsin. Bu sorun bir parti, “evet-hayır” sorunu değildir. Bu sorun aynı yüz sene önce olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni işgal etmek isteyenlerin, yok etmek isteyenlerin kalkışmasıdır. 15 Temmuz küresel anlamda devam etmektedir. 15 Temmuz’un iç ve dış uzantıları Türkiye’ye karşı başlattıkları kalkışmayı devam ettirmektedirler. Bu ülkenin her vatandaşının bunu idrak etmesini istiyorum.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ 2003 YILINDA BAŞLAYAN KURTULUŞ SAVAŞI’NIN İÇİNDE

Eskiden küresel sisteme baş kaldıran liderleri ve ekibini yok ettiler. 2003 yılında başlayan ve küresel emperyalizme karşı Türkiye’nin ikinci Kurtuluş Savaşı olan bu 13 yıllık süreç Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin cumhuriyet tarihindeki en büyük başkaldırısıdır. Birincisi tartışmasız Kurtuluş Savaşı’dır. Küresel emperyalizme karşı ikinci büyük kalkışma 2003 yılında başladı. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti 2003 yılında başlayan Kurtuluş Savaşı’nın içindedir. Acı ama bunu söylemek zorundayım.” Birinci Kurtuluş Savaşı’nın mirası bize kaldı, Gazi Mustafa Kemal’in siyasi tabelası bize kaldı” diyenler şu anda ikinci Kurtuluş Savaşı’na ihanet ediyorlar. “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün siyasi tabelası bize kaldı” diyenler bugün PKK ile FETÖ ile kürsel emperyalistlerle kol kola girmiş Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni işgale hazır hala getirmeye çalışıyorlar. Ama bu ihaneti bu millet affetmeyecek.

 

MEDYAGUNDEM

anket2

“Hayır”cılarda büyük pişmanlık!

Referandum sonrası yapılan ilk ankette vatandaşlara ‘Bu sonucu referandumdan önce bilseydiniz oy tercihiniz ne olurdu …

economist

İngiliz medyasında “evet” çarkı

Daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili skandal ithamlarda bulunan The Economist dergisi referandum sonuçlarının Türkiye …

agit

Eski Türkiye yok AGİT defol git!

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), hazırladığı raporla, yüzde 51.4’le seçilen ‘Evet’ oylarına gölge düşürmeye …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir