Anasayfa / GENEL / FETÖ ile Erdoğan tek başına mücadele etti
ilker

FETÖ ile Erdoğan tek başına mücadele etti

26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gülen Örgütü ile 2012-2016 arasında tek başına mücadele ettiğini, öncesinde kendisinin yaptığı uyarıları ise “Sen de bunları çok büyütüyorsun” diyerek karşıladığını söyledi.


26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, CNN Türk’te Tarafsız Bölge Programında Ahmet Hakan’ın sorularını yanıtladı. Başbuğ, 15 Temmuz’u bir darbe girişimi olarak değerlendirmediğini söyledi.

2012’den sonra Erdoğan tek başına cemaatle savaştı

Başbuğ 2011’den sonra AKP’nin cemaatle olan ilişkisinin kopmaya başladığını da anlatan Başbuğ, “2012-2016 döneminde cumhurbaşkanını olacak başbakanın durumunu ayrı değerlendirelim. Adeta tek başına savaş verdi cemaatle. Objektif bakan birisiyim. 2007-2011 döneminde de bu hükümetin siyasi sorumlulğu var. Silahlı kuvetlere yapılan komplolar, TSK’ya sızanlarla ilgili hiç bilgi yok muydu MİT’te” diye konuştu.

“Tehdit dedim, Başbakan çok büyütüyorsun dedi”

Başbuğ, Türk silahlı kuvvetleri içindeki Gülen yapılanmasını hisseden bir komutan olduğunu ve bunu Recep Tayyip Erdoğan’a söylediğini iddia etti:

“Ben bu sıkıntıyı hisseden bir komutanım. Amerikan ordusunda yasa ile kurulmuş olan personel izleme teşkilatı var. 2010’da Başbakandan böyle bir yapı kurulmasını istedim. Şu anda da Genelkurmay Başkanlarının gözleri kör, personeli dışarda izleme açısından olanakları yok. MİT biliyor, vermiyor. Gözü çok açık da size vermiyor. 2010’da MİT müsteşarına vereyim incelesin dedi. MİT Müsteşarı geldi, konuştuk. Siyasi iradenin böyle bir yasa ile bize izin vermesi insan tabiatına aykırıydı. Çünkü ittifak vardı. 2007-2011’i ayrı bir yere koyalım. Bu dönem AKP’nin cemaatle tam ittifak yaptığı dönem. Ben bu dönemde Gerel Kurmay Başkanlğı yaptım. Bu da tam ittifak olduğu dönem. Cemaatin tehdit olduğu defalarca ifade ettim. ‘Bugün bu tehdit bize yarın size’ dedim. ‘Ya komutanım sen bunları çok büyütüyorsun’ dedi. Kim haklıymış 2016’ya geldiğimizde.”

“Askeri darbe değil, cemaatin silahlı darbe hareketi”

Başbuğ,15 Temmuz kalkışmasının bugüne kadar yapılan askeri darbelerle aynı havuzda olmadığını düşündüğünü belirterek şöyle konuştu:

“15 Temmuz’da Türk Silahlı Kuvvetleride yuvalanan bir cunta var. Fakat bu cunta kendi başına yapmıyor bu hareketi. Fettullah Gülen’den emir alıyor. Bu Gülen Cemaati’nin silahlı darbesi. Cemaatin askere sızmak suretiyle yaptığı silahlı darbe tanımlamasına da itirazım olmaz. 27 Mayıs ile önemli bir fark. 27 Mayıs’ın cuntası askerlerden oluşan, kendilerine göre bir amaçları olan cunta. Askeri müdahaledir. Burada karşılaştığımız tablo farklı.Askeri darbe olarak tanımlanmasına sıcak bakmıyorum. Bence bu cemaatin bir silahlı darbe hareketidir. Cemaat bunu askerlerdeki unsurlarla yaptı. 15 Temmuz’un ana omurgası kesinlikle cemaat. İkinci grup bu yaşanılan olay karşısında anında yapması gerekeni yapmayanlar, gecikenler. Tereddüte düşenler kararsızlık içinde olanlar ? Bunlar cemaatçi mi ? Hayır belki hepsinin olduğunu söyleyemeyiz. Üçüncü grup ise cematçi olmamasına rağmen bundan istifade etmek isteyen insanlar.”

“Rakip cemaatin uzaklaştırılmasında kullanıldık”

Başbuğ, ana sorumlunun MİT olduğunu Türk silahlı kuvvetlerin içine sızmaları ortaya koyması gerektiğini de belirterek, şunları söyledi:

” 1992 yılı kırılma, dönüm noktası. İlk defa sivil kişiler MİT Müsteşarlığı’na getirildi. Genelkurmay Başkanlığını MİT’in içinden tamamen çektiniz. Genelkurmay Başkanlığın’dan birileri kesinlikle olmalyıydı yoksa bu düzen yürümüyor. 2002-2010 döneminde, sekiz yıllık süre zarfında yaş kararı ile silahlı kuvvetlerden ilişiğini kestiğimiz herkesin arkasında MİT’in raporu vardı. O dönemde bir kişi Fetullahçı diye bilgi gelmedi. 2002-2010 döneminde dini cemaatlerle attıklarımızın büyük çoğunluğu Mehmet Kurdoğlu grubu. Tahşiye olayına geldik. Bu da bizim dikkatimizi çekti. Peki diğer cemaatlerden kimse yok mu diye ? MİT’te de cemaatçiler var. Tahşiye olayından sonra anladık ki Gülen cemaatinin en büyük rakiplerden biri Mehmet Nuroğlu. Bizi rakip cemaatin elemanlarını silahlı kuvvetlerden uzaklaştırma da kullanmışlar. ”

“ABD Gülen’i iade etmezse kullanmaya devam edecek demek”

Başbuğ Fettuhlan Gülen’in iadesi ile ilgili de “Gülen’in ABD tarafından kullanışlı olmakan çıkıp çıkmadığını zaman gösterecek. Eğer ABD, iade etmezse demek ki kullanmaya devam edecek. Eğer iade ederseniz kullanma durumu bitti. İade ederseniz sizin istihbarat örgütlerinin ilişkisi ortaya çıkarsa ne yapacaksınız ?” diye konuştu.

MEDYAGUNDEM

bylock2

FETÖ’den üç maymun emri!

FETÖ soruşturmalarda izlenecek savunma stratejisini, üyelerine ByLock’la yollamış: Kaçamak yanıt verin. Himmetleri ‘Ailem verdi, arabayı …

pakis

Pakistan’ın FETÖ’sünden yargı darbesi

Pakistan’ın seçilmiş Başbakanı Şerif, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile görevinden azledildi. Birçok uzmana göre yargı darbesinin …

hero

FETÖ’nün “hero” rezaleti çözüldü

Darbeci astsubay Gökhan Güçlü’nün giydiği, ‘Hero’ yazılı tişörtün, kardeşi Bahar Güçlü tarafından kargoyla, içinde bir …

1 Yorum yapıldı

  1. ah reis ah sen bu adamlara terör örgütü derken inlerine gireceğiz diye bas bas bağırırken sözde en yakınıdakiler bile sana saldırdılar seni siyaset sahnesinden silip abd ile masalar kurmaya çalıştılar hiçbiri kılını kıpırdatıp tek bir feröcü temizlemedi bu iblislerele işbirliği yaptılar hepsinin kim olduklarını biliyoruz o işbirlikçilerin bu millet öyle büyüktür ki kim milletinin yanıdadır kim emperyalist kan emicilerin uşağıdır çok iyi bilir Allah seni korusun kollasın tüm dualarımız seninledir ne büyük bir güçle savaştığını kimlerin hedefi olduğunu ve bunu neden yaptığını çok iyi biliyoruz bu bir bağımsızlık mücadelesidir ve bu mücadelede vatanını severler ve işbirlikçi hainler vardır ortası yoktur… din, dil, ideoloji yoktur ..ben dindar biri değilim 15 temmuz gecesi tüm ak partili kardeşlerimle sokaklarda olduğum gibi sonuna kadar bu vatan için senin yanında savaşmaya hazırım bu halk sana minnettardır sağol varol..

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir