Anasayfa / GENEL / “Emniyet-Yargı cuntası yalan” diyenler “orlaynmı”?
bdp-mahkeme

“Emniyet-Yargı cuntası yalan” diyenler “orlaynmı”?

Diyarbakır’daki KCK ana davasında tutuklu yargılanan ve Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından tahliye talebinde bulunan BDP’li milletvekilleri Gülser Yıldırım ve İbrahim Ayhan’ın başvurularını, savcılığın da tahliye görüşüne rağmen 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin reddetmesi kafalarda soru işareti yarattı. Anayasa Mahkemesi’nin Mustafa Balbay kararına rağmen BDP’li vekiller için tahliye çıkmaması çözüm sürecine de zarar veren bir adım olarak değerlendirildi. Kamuoyunda ve siyasi çevrelerde tahliye beklentisiyle çözüm sürecinin daha da ivme kazanacağına dair beklentilere bu kararla darbe vurulmuş oldu.

Anayasa Mahkemesi’nin CHP’nin tutuklu Milletvekili Mustafa Balbay hakkında verdiği karardan sonra Diyarbakır Barosu, BDP’li tutuklu milletvekilleri Selma Irmak (Şırnak), Faysal Sarıyıldız (Şırnak), İbrahim Ayhan (Şanlıurfa), Gülser Yıldırım (Mardin) ve Kemal Aktaş’ın (Van) tahliye edilmeleri için Diyarbakır’da yargılandıkları 5 ve 6’ncı Ağır Ceza Mahkemelerine başvuruda bulunmuştu.

Anayasa Mahkemesi tutuklu milletvekili Mustafa Balbay’a tahliye yolunu açtığı kararda ‘seçilme hakkı sadece adaylığı değil parlamentoda bulunmayı da kapsar, tutukluluk seçilme hakkına müdahaledir” demişti. “Süre sınırı gözetmeksizin milletin oylarıyla seçilen milletvekili tutuklu yargılanamaz” diyen Yüksek Mahkeme, seçilme hakkının ve yasama faaliyetinde bulunma hakkının ihlal edildiğine hükmetmişti.

Mahkemenin bu gerekçesinin tutuklu yargılanan diğer 7 milletvekili için de emsal teşkil etmesine rağmen bugün alınan karar adeta şok etkisi yarattı.

Özellikle çözüm sürecinde, başta BDP’liler olmak üzere genel kamuoyunda bu tahliyelerin gerçekleşmesinin olumlu katkısı olacağının belirtilmesi ve Anayasa Mahkemesi’nin emsal kararına rağmen tahliye çıkmaması kafalarda soru işareti yarattı. Mahkemenin hangi gerekçeyle bu kararı aldığı merak konusu oldu.

BDP’DEN ÇOK SERT TEPKİ

BDP Eşgenel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak, BDP kökenli 5 milletvekili hakkında Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği “Tahliye taleplerinin reddine” kararına, “Siyasi bir karardır, demokratik siyaset yapma hakkını ve halk iradesini hiçe sayan bir karardır. Çözüm sürecine hizmet etmeyecek ve hatta süreci tıkama potansiyeli taşıyan yargının bu siyasi kararı karşısında hükümeti göreve ve samimiyete çağırıyoruz” tepkisini gösterdi. Demirtaş ve Kışanak’ın yazılı açıklaması özetle şöyle:

BALBAY KARARI BAĞLAYICI

Anayasa Mahkemesi’nin Sayın Balbay’la ilgili olarak vermiş olduğu karar hiçbir tartışma götürmeksizin bağlayıcı bir nitelik taşımaktadır. Bu karar tüm seçilmişlerin serbest bırakılmasını emretmektedir. İdare ve yargı organları bu karara koşulsuz uymak zorundadır. Tutuklu Milletvekillerimiz; Sayın Hatip Dicle, Sayın İbrahim Ayhan, Sayın Selma Irmak, Sayın Faysal Sarıyıldız, Sayın Kemal Aktaş ve Sayın Gülser Yıldırım hakkında herhangi bir hüküm verilmiş değildir. Vekillerimizin yargılamaları yerel mahkemelerde devam etmektedir. Kendilerine isnat edilen fiil ise, siyaset yapmaktır. Bu da; düşünce, örgütlenme ve siyaset özgürlüğü kapsamındadır.

HASMANE BİR TUTUM

Ancak buna rağmen vekillerimiz, diğer tutuklu siyasetçiler gibi yıllardır cezaevinde siyasi rehine olarak tutulmakta ve uzun tutuklukla aslında açıkça yargısız bir infaz yapılmaktadır. Tutuklu bulundukları süre dikkate alındığında vekillerimiz ceza alsalar bile alacakları cezanın infazını çoktan tamamlamış durumdalar. Tüm bu gerçekler ışığında, Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararın tartışmasız yerine getirilmesi gerekirken, ne yazık ki Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklu vekillerimiz Sayın İbrahim Ayhan ve Sayın Gülser Yıldırım’ın tahliye taleplerini oy çokluğuyla reddetmiştir. Bu karar hukuki değil siyasi bir karardır. Yargı tarafından tutuklu vekillerimiz ve siyasetçilerimize karşı açıkça hasmane bir tutum izlenmektedir. Bu karar bir hukuk skandalıdır, bir çifte standarttır. İstanbul’da ayrı, Diyarbakır’da ayrı bir hukuk işletilmektedir. Vekillerimizin serbest bırakılmamaları demokratik siyaset kanallarını tıkama girişimidir, yüzbinlerce insanın demokratik iradesini hiçe saymaktır.

MEDYAGUNDEM

volta1

CHP’den ucuz tiyatro!

Türkiye’nin açık bir cezaevi olduğunu söyleyen CHP’li vekiller, Ankara’da volta atmaya başladı. Ankara’da bir araya …

balbay

Hitler bozuntuları; CHP’de biri bitiyor diğeri başlıyor

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Afyonkarahisar’da sügürgeli hayır mitingi yaptı. CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, …

marti1

Bu CHP’lilere ne içiriyorlar; ‘evet’ korkusu neler yaptırıyor?

Martıyla koyu bir sohbete dalan CHP’li Mustafa Balbay, cezaevindeyken “Hayatımızdaki artılar, tepemizdeki martılar” dediğini söyledi. …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir