Anasayfa / GENEL / Civaoğlu’nun halkçılık anlayışına bakın!
guneri-ahaber

Civaoğlu’nun halkçılık anlayışına bakın!

A Haber’de Şirin Sever’in sunduğu Jurnal Programı meslekte 50. yılını dolduran Güneri Civaoğlu’nu konuk etti.

Geçen 50 yıldan memnun olup olmadığı sorusuna, “Her şey tümüyle iyi değildir, hiçbir şey tümüyle kötü değildir, hiçbir şey sanıldığı kadar iyi, umulduğu gibi kötü de değildir, Öyle bir geçer ki diyebileceğim bir 50 yıl geçti. Baktığım zaman ama iyiler ağır basıyor, tabi acıları bal eylediğimiz zamanlar da vardır.”  şeklinde cevap verdi.

“50 YIL HİÇ KOVULMADAN ÇALIŞMAK”

Vivaoğlu, “Gazeteler, yayın yönetmenleri, iktidarlar değişiyor ama siz hep yazıyorsunuz, medyadasınız, bunu neye borçlusunuz?” sorusuna  ise, “Sadece 7-8 ay çalışmadım, belki daha az. Çünkü Güneş Gazetesi’nden ayrıldıktan sonra kendim bir gazete çıkartmaya kalkıştım, o dönem dışında hep aktif olarak çalıştım. O gazeteyi çıkartmak için de Haldun Simavi’ye gittim ama olmadı. Onun üzerine ben de bir şey yaparken neyi ne olacağını görmek için neyin olmayacağını anlamak için Haldun Bey’e gittim, o da neden olmadığını çıkartabilmiş değil. Bana çok destek verdi, gazetecilik hayatımda. Ben gazeteci arkadaşlar alırken onun önüne liste koydum, bunlardan hangisini alma derse hiçbirine teklif yapmayacağım dedi. Bana iyi adam seçmişsin, eskiden iki saat yapıyorsam toplantı şimdi üç saat yaparım, iyi adam seçmişsin dedi bana. Bana Haldun Bey hep omuz vermişti.  O da anlayamadı olmamasına. Erol Bey’e gittim, O niye olmadığını boş ver, bunu yüzde elli ortaklıkla biz yapalım dedi, bir şartım var dedi, gazetenin sahibi oğlum Sedat gözükecek dedi, onu mesleğe ısındırmak için seninle yapmak istiyorum dedi, onun için bir altı yedi ay aktif çalışamadım bu meşgale yüzünden. Bir gazetede patron değişikliği olduğu zaman birkaç kişi gider, demek ki ben gitmeyenlerin arasındayım. Daima uçurum kenarında yürüyen adam olmadı, meslekte ağabeyim, babam amcam da yok.  Siz neyseniz ben de oyum.” yanıtını verdi.

“ŞU ANDA ŞARTLARIN GETİRDİĞİ YERDEYİM”

“Köşe yazarlığı mı, yayın yönetmenliği mi?” sorusuna, “Hepsinin bir zamanı var, zamanın ruhu denilen şey” şeklinde cevap veren Civaoğlu, “Böyle bir dönemde, bu zamanda demeyelim, çünkü her şeyin insan yaşamında bir zamanı vardır. O zaman zaten kendini hissettirir. O size kendini empoze eder dayatır, orada olursunuz, Şimdi ben nerdeysem, şartların beni getirdiği yerdeyim.” şeklinde konuştu.

“GAZETECİLİK KARİYERİME BAŞLADIĞIMDA SOLDAYDIM, FRANSA’YA GİTTİKTEN SONRA LİBERAL OLDUM”

“Ben soldaydım, Fransa’ya gittikten sonra liberal oldum. Halen de öyleyim, sadece gazeteci olarak değil insan olarak da liberalim.

“ÖĞRENCİYKEN GECEKONDULARA GİDER YILBAŞINDA ŞARAP GÖTÜRÜRDÜM, HALKTAN UZAK OLDUĞUM DOĞRU DEĞİL”

Kendisi için söylenen halkı tanımayan, monşer, beyaz gazeteci tanımlarına, “50 yıldır Türkiye’de görmediğim bir il varsa vardır, hepsine gittim, hepsinde halkın içindeydim, mafyasıyla da en zenginiyle de konuştum. Gecekonduya giderdik hukuk fakültesi öğrencisiyken yılbaşı gecelerinde sucuk ekmek şarap götürürdük. Bunu söyleyen bir dış görüntüden hareket ediyor. Monşer dedikleri, frankofon olmaktan kaynaklanan bir algılamadır, dışişleri mensuplarına da monşer derler ama hiç monşer değildir, hepsi de hergelelikte başa baş giderler. Çay bardağında rakı içebilen insanlardır, Urfa’da Mardin’de Erzurum’da, Karadeniz’de bir yerde. Bunu söyleyenlerden bir tanesi benim kadar Türkiye’yi gezmiş midir?” diye karşılık verdi.

SİYASETÇİLERLE YAKIN ARKADAŞLIK HABER İÇİN DEZAVANTAJ MI?

“ÖNCE İNSANIM SONRA GAZETECİYİM”

28 Ekim’de köşesine “Politikayla Dans” başlığı ile taşıdığı Eski Başbakan Tansu Çiller ile buluşması ve  Meclis Komisyonu’na vereceği ifadenin ilk işaretlerini alan C.vaoğlu siyasetçi- gazeteci ilişkisi hakkında şunları söyledi:

“Çiller siyasete girmeden önce arkadaşım. Yeniköy’den komşuluktan arkadaşım. Ben önce insanım sonra gazeteciyim, bana emanet edilen hiçbir şeyi faş etmedim. Kariyerimi düz bir çizgide istikrarlı olarak güven üzerine inşa ettim. Ben onlarla arkadaş oldum. Bu arkadaşlıklarım içinde bana bir şey tebliğ ettilerse bu bendedir, yazabileceğim şeyler söylerse yazarım. Arkadaşlıkla kişiliğim arasındaki denge nasıl sağlanır, o şahısla ilgili ben kendi gayretimle bir şey elde edersem onu yazarım.  Acaba ben Tansu Çiller’in neler söyleyeceğini bilsem ve yazsam, bugün başı göğe ermiş gazeteci mi olurdum, bana ne katkısı olurdu, bence bana eksisi olurdu. Habercilik kendi gücümle elde edersem ve bunun kamu yararı varsa evet, ama birini üzmek için manşet arayan bir tip hiç olmadım Vereceği ifadelerin bir kısmını biliyordum. Sonra tekrar konuştuk.”

ÇİLLER İLE SOSYAL ORTAMLARDA KARŞILAŞTIK O ORTAMLARDA SORU SORMAK OPORTUNİZM OLUR

Çiller’e Kürt işadamları listesini, kurşunu atan da yiyen de bizim için şereflidir sözünü kendisine sorabildiniz mi hiç sorusuna Civaoğlu, “Doğru haklısın haklısın ama şöyle bir şey oldu, bu toplantı yapıldıktan sonra basın toplantısına oturduğu sırada ben de yazımı yazmak üzere oturdum, biliyorsun saate karşı yarışıyoruz, o da dört beş saat konuşmuş,  sonra basın toplantısı olmuş, bana hatır için gelmiş. Ancak ana çizgilerini alabilirim, sorgulama konuşması olmadı.  uzun zaman bu konuları konuşmadık, pek baş başa olmadık, genelde sosyal ortamda karşılaşıyordum o zaman sormak da oportünizm olurdu, etraftakileri ve kendisini rahatsız etmiş olurdum.” dedi.

“MAĞDUR EDENLERİN ÖZGÜR OLMADIĞI BİR TÜRKİYE’DE YAŞIYORUZ”

Onun(Tansu Çiller)  bana söylediği “ben her şeyin konuşulması düşüncesindeyim, ama bunu da sadece asker sadece şu bu değil, hepimiz kendimizi sorgulamayız” Benim yazımda Mandela kriteri değil, Mağdur edilenin değil, mağdur edenin de özgürlüğü. Ey dışarıdakiler, benden daha az özgürsünüz, aslında mağdur edenlerin özgür olmadığı bir Türkiye’de yaşıyoruz.

CIVAOĞLU’NUN ELEŞTİRİ’YE TAHAMMÜLÜ YOK MU?

Cıvaoğlu’na, mahkemece Ekşi Sözlük’te hakkında yayın yapılmaması kararı bulunduğu hatırlatılarak medyada  kendisi için yazılan eleştiri yazılarına tahammülü olup olmadığı sorulunca, “Sosyal Medyada hakkımda yazılan yazıları durdurma kararı aldırmasıyla ilgili olarak “Benim amacımı aşan bir şey oldu, ben sildirmek istedim ama vekilim ileri gitmiş, durdurma kararı ve bir hafta yayın yapmama kararı almış, ben o konuda üzgünüm, vekilim beni en iyi şekilde temsil etmek için yaptı bunu ben o kanaatte değilim.” cevabını verdi.

“ZEKERİYA ÖZ YAZIYI VERDİ OKUDUM YÜZÜM KIZARDI”

Oda TV konusunda bir iddia vardı çok ciddi, çirkin bir ilişkiden bahsetmişlerdi. Zekeriya Öz çağırdı, çok terbiyeli davrandı, okudum, okurken yüzüm kızardı, Nazlı eşimin en yakın arkadaşı. Lozan’da dört beş yıl aynı evi paylaştılar, Kemal Bey de benim çok iyi dostum, mesleki olarak aram açılmış olsa da insani olarak hep saygı gösterdim. Orada davacı olmadım, böyle bir şeyi oturup konuşmak istemem dedim.  Bu yazı nasıl yazılmış, birisi böyle bir iddia ortaya atmış, o not almış, bunu dava konusu yapmak istemiyorum, dedi.

“ÇALIŞTIĞIM KURUMLARDA HİYERARŞİNİN GEREKLERİNE UYARIM”

Cıvaoğlu, Milliyet’te genel yayın yönetmeninin değişmesinin ardından olup biteni de yorumladı:

“Bu kurumda 16 yıl bitti. Ben bir kere gazete içindeki, her gazete fısıltı vesaire, hiçbirine girmem, konuşmam. Elimden gelen, ihtiyaçları neyse elimden geleni yaparım. İkincisi ben Medya Etik Konseyindeydim, mesela dış geziler, davetli mi olacak, gazete mi finanse edecek, Rockefeller’den geliyorsa davet, buna hayır, parasını ben vereyim demek kadar garip bir şey olamaz. Muhabirinden başyazarına kadar kim davetliyse herkes genel yayın yönetmenine gider, böyle bir davet var, tereddüdüm var, ne yapayım diye sorar. Ben genel yayın yönetmeniyken, Derya bizim Ankara muhabirimizdi. Derya’ya bir seyahat davetim olsun, ne dersin deyip onun onayını alıp çıkarım. İç işlerine karışmam, hiyerarşinin gerekleri neyse yaparım.”

MEDYAGUNDEM

orf

Bu da başörtülü kılığına giren Avusturya ajanı

Avusturya’da yeni bir skandala imza atıldı. Ülkenin devlet televizyonu ORF, Türkiye konulu bir konferansa spikerini …

erkan

Terörü eleştirene RTÜK cezası!

RTÜK yine aHaber’i hedef aldı. İki yayından dolayı kanala 121 bin 639 lira ceza kesildi. …

kamyon5

Kamyondaki şok detay!

Fransa’da dün gece bir kamyonla gerçekleştirilen ve 84 kişinin yaşamını yitirmesine sebep olan saldırıda çok …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir