Anasayfa / GENEL / Bu haşhaşi kafa anasıyla babasını bile reddeder!
gyv1

Bu haşhaşi kafa anasıyla babasını bile reddeder!

MEDYAGUNDEM.COM- Gülen örgütünün kurumsal yapılarından biri olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı (GYV) Başkanı Mustafa Yeşil, Hükümete yönelik soyundukları “darbe girişimi”nde akla ziyan yine tipik bir “haşhaşi taktiği” uyguladı.

“Darbe operasyonları” ellerinde patlayan Gülen örgütü militanları şimdi de son bir yalanla 17 Aralık’ın hükümetin operasyonu olduğu gibi akıl almaz bir senaryo yazdılar.

17 Aralık darbe girişiminin üslerinden biri olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın (GYV) başkanı Mustafa Yeşil, El-Cezire’den İrfan Bozan’a verdiği röportajda “işte bunlar hep fazla haşhaştan” dedirten bir “hikaye” anlattı.

cevdet

17 Aralık ile ilgili “bu hamle cemaatin, hükümete karşı bir hamlesi değil miydi?” sorusuna Yeşil şöyle yanıt verdi:

“Dershanecilikle ilgili bir hamle yapıldı. Belirli bir makul sürece gelmişti olay. Ben şimdi bakıyorum da 17 Aralık acaba bundan sonra yapılan ve takip edilen takvime, bugün gelinen noktaya baktığınız zaman yani insanın aklına bazen şu bile geliyor, acaba bu iradi bir hamle miydi ki, bunun arkasından bu kadar büyük ve köklü değişimler ve operasyonlar yaşandı?”

Yeşil bu değerlendirmenin ardından gelen sorulara ise şu yanıtları verdi:

“17 Aralık operasyonunu hükümetin yaptırdığını mı kastediyorsunuz?

Hayır. Şunu diyorum arkadan yapılanlara baktığımda insanın aklına böyle bile gelebiliyor.

Bir olayın failini anlamak için “Bundan kimin fayda sağladığına bakalım” önermesini mi savunuyorsunuz?

Tabii ki onu diyorum.”

ZORLAMA MANTIK DEĞİL Mİ

GYV Başkanı Mustafa Yeşil’in açıklamalarını “zorlama” bulan El Cezire Muhabirinin “Burada bu mantık biraz zorlama değil mi?” sorusuna Yeşil’in verdiği yanıt şöyle:

“Dershanelerle alakalı süreçte biliyorsunuz yedi saat süren bir bakanlar kurulu toplantısında ‘’Bir yıl sonrasındaki süreçte değerlendirelim’’ kararı çıkmıştı. Normal süresi içinde tekrar müzakereler olur, makul dönem olabilir anlayışı düşünüldü. Şimdi bu süreçle bunun birbiriyle bağlantılı tutulmasının bir kere Hizmet’in bu manadaki beklentisi açısından ters. Neden diyeceksiniz? Hâlâ daha yargıdaki, emniyetteki birilerinin dediği gibi ispatlanamamış otonom yapı üzerinden iş tanımlanmaya çalışılırsa bu dediğiniz mantık çok doğal. Zaten emniyette ekip var, yargıda ekip var. Eee dolayısıyla burada dershanelerle alakalı bu adamların canı sıkıldı, bu ekip niye boş dursun, bunlar da atak yaptı. Bu çok düz bir mantık. 2010 yılından bu yana hazırlanan zihni hazırlığın çok tabii vardığı bir neticedir bu: A eşittir B, B eşittir C ise üçüncü önerme çok tabii çıkar, o da A eşittir C.”

Dershanelerle ilgili o süreçten sonra 17 Aralık operasyonunun yapıldığını hatırlatan Mustafa Yeşil, o dönemde eski hale göre bir ümit verici durumun ortaya çıktığını, bu nedenle de hamle yapmayı gerektirecek bir durum bulunmadığını söyledi. Arınç’la ikili görüşme gerçekleştirdiğini de söyleyen Yeşil şöyle devam etti:

“Yani sizin “hamle” yapmanızı gerektirecek bir durum yoktu, öyle mi?

Bu bir yıllık süre uzatılabildiyse, tekrar görüşülür, konuşulurdu. Çünkü Bülent Arınç ile ikili görüştüğümüz zaman da “Ya arkadaşlar yani bu süreç daha genişletilebilir, bakın bu adım oldu, bu süre içerisinde bu adımı iyi değerlendirelim” demişti. Yani bu bir noktada kesin çıkan ani kapatma kararı karşısında en azından diyaloglarla da farklı bir sürece evrilebilirdi.

Yani 17 Aralık operasyonu sizin işinize gelen bir gelişme değildi. Onu mu demek istiyorsunuz?

Onu diyorum. Bizim niye işimize gelsin ki.”

 

MEDYAGUNDEM

feto

FETÖ’ye BM darbesi

FETÖ ile ilişkili oldukları için KHK ile kapatılan Kimse Yok Mu Derneği, Gazeteciler ve Yazarlar …

feto-foto1

17 Aralık kumpasının “Kaynak”ı bulundu!

Polisin dijital veri taraması sonucunda, Kaynak Holding bünyesindeki Işık Yayıncılık’ın müdürü Özden Demir’in bilgisayarından, 17 …

feto-robot

Nasıl robotlaşıyorlar?

15 Temmuz darbe girişimi, meselenin psikolojik boyutuyla ilgili bir çok soruyu da beraberinde getirdi: Gülen …

3 Yorumlar

  1. Yav he heee Mıstafa

    Yeşil Mustafa, 17 Aralık Operasyonundan sonra Donu Düşük Zekeriya’nın sıpası adına attığı twitleri görmedinse, göstereyim. O twitler her şeyi anlatmaya yeterde artar bile, ama sizi kesmeyeceği, onlara da saçma sapan bir kılıf bulacağınıza eminim. Zanaatkar adamlarsınız. Sahtecilik dedin mi, şöyle bir sağa sola bakıyorum, haa tamam deyip geçiyorum. Donu Düşük Zekeriya’nın sıpası adına attığı twitlerin işin kutlama safhasını bilmeyen mi var? Çok erken atılmış o naralar mahkeme delilleri olduğu zaman sana ‘“17 Aralık operasyonunu hükümetin yaptırdığını mı kastediyorsunuz? Hayır. Şunu diyorum arkadan yapılanlara baktığımda insanın aklına böyle bile gelebiliyor.’ bu ifadelerini yalatacağım.

    Aynı taktik! Zamanın Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıtın kaleme aldığı bildiri içinde CHP, MHP aynı argümanları senelerce kullanırken, aynı taktiği şimdi PDY’lilerin kullanmasına şaşırmıyorum.

    Ulan, dershaneler konusundaki süreçte dershaneci şerefsizin birinin Sayın Başbakanımızı tehdit edecek kadar kendinizden emindiniz ki, ortalık naralardan geçilmezken çıkıp saçmalayarak kendiniz haklı çıkaracağınızı mı sanıyorsunuz? Geç geç!

    Yeşil, ‘Zaten emniyette ekip var, yargıda ekip var. Eee dolayısıyla burada dershanelerle alakalı bu adamların canı sıkıldı, bu ekip niye boş dursun, bunlar da atak yaptı. Bu çok düz bir mantık’ dediğinin, ‘Dönemin Başbakanı’ diye delilendirildiğini sen unutmuş yada unutturmaya çalışabilirsin de unutmadık, unutulmayacak bir delil be anam! Sen anca ‘Bu çok düz bir mantık’la tabanını kandırabilirsin.

    ‘Onu diyorum. Bizim niye işimize gelsin ki.’ Yav he heee Yeşil! Sen ‘Bu çok düz bir mantık’ la çıkıp adaletin önünde hesap anca verirsin. Bu Darbe girişim ‘Bu çok düz bir mantık’ la açıklanacak kadar sarih ve aleni olduğunu bu millet gördü, kendi kendiniz kandırmaya devam!

  2. Paralel ihanet şebekesinin maskeleri birer birer düşüyor. Dershaneler bu çetenin militan kadrolarını yetiştirdiği en mühim kamplarıydı. En zeki çocukları ücretsiz veya az bir ücret karşılığı dershaneye kaydedip, uyguladıkları haşhaşi metodlarıyla onları annesine, babasına, ailesine, milletine ve devletine dahi ihanet edebilecek şekilde morfinlemekteydiler. Başbakanımız bu ihanet şebekesini 7 Şubat 2011 de MİT Müsteşarımıza ve dolayısıyla kendisine karşı başlatılan arkadan hançerleme operasyonu ile bu şebekeyi fark etti, O Güne kadar bizler de Sayın Başbakanımız gibi: “Anlı secdeli insanlardan kimseye zarar gelmez.” diye düşünüyorduk. Ama sadece üzülerek değil, maalesef kahrolarak gördük ki bunların ne secde ile ne de İslam ile alakaları yokmuş, Yalan, iftira, tecessüs, şantaj, takiyye ne dersen var bu hainlerde. Mustafa Yeşil de dahil hiç bir paralel çete üyesi 17-25 Aralık operasyonuna kadar gerçek yüzlerini ortaya koymamışlardı. Bu alçakça operasyonun işte bu faydasını gördük, Rabbimize şükrediyoruz ki bu çete daha fazla ileri gitmeden fark edildi. İnşallah sonları da gelecek.

  3. Yazıklar olsun adama ki yalan söylüyor Bence fetula o adamı zinadan alıkoymasın yalandan vazgeçirsin.Müslüman lar günahkar olur ama yalancı olmaz .Bu iş bitince sokaklarda nasıl gezecek pazar alışverişine nasıl çıkacaksınız bakalım

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir